Orta kulakta sıvı birikmesi nedir? Ne zaman tüp takmak gerekir? - Dr. Erkan Tarhan

Kulakta sıvı birikmesi deyince kulak nezlesi de diyor halk arasında. Bu zarın içinde olan bir sıvıdır. Yani dışarıdan kulağa su kaçmasıyla ilgisi yoktur. Orta kulakta bir boşluk vardır. Bu boşlukla normalde hava olması gerekir ki zarf titreşecek. Kemiçlere değecek. Kemiçler oynayacak ve o ses iç kulağa iletilecek. Eğer ama tüpünüz yani orta kulakla geniz arasında iletişimi sağlayan tüpünüz tıkalıysa çok büyük geniz etiniz varsa tekrarlayan enfeksiyonlar varsa Orta kulakları hava yerine sıvı birikmeye başlar. Ve bir süre sonra hastada işitme azlığı olacaktır. Yani aynı havuzun altında yüzen çocuğun dışarıdaki sesleri duyulması gibi derin, **** sesler duymaya başlayacaktır. Bunu nasıl anlarız? Bunun anlamanın ilk yolu televizyonun önüne gider çocuk. Televizyonun sesini açar. Öğretmenin duymazlıktan geldiğini zanneder öğretmeni. Veya ailesi bir şey söyleyince bak bir şeyler söylüyoruz ama anlamadı, duymadı gibi. İşitme azlığıyla başlar. Asla ağrı ağrı yapmadığı için aileler bunu kolaylıkla kaçırabilirler. Onun için çocukların işitmesini anlayabilmek için çocuk bazen dudak okur. Arkasından bir şeyler söyleyip işte ne kadar televizyona yaklaşıyor ona bakıp okuldaki başarısı düşüyorsa da hemen dikkat etmek lazım. Çünkü eğer çocuk on tane kelimenin ikisinin birini duyamıyorsa o cümleyi anlayamayacaktır. Bu da okul başarısını çok ciddi etkileyecektir. Çocuklarda yapılan bir araştırmada işitme kaybı sadece yüzde on beş azalması okul başarısının yüzde seksen beş azaltmaktadır. Bu da çocuğun konuşmasını, okul başarısını, sosyal gelişimini, bilişsel zekasını çok ciddi oranda etkileyecektir. İşitme testi son derece kolaydır. Hem kulak basınçlarına bakıyoruz, hem işitmesine bakılıyor. Çok canını yakmadan yapılacak basit bir şeydir. Ama en önemli şey ailenin mutlaka çocuğun işitme azlığı olup olmadığını uyanık olmasıdır. Dediğim gibi ağrı yapmadığı için çok kolaylıkla atlanmaktadır. Çocukların herhangi bir şikayeti de olmamaktadır. İşitmeyle ilgili bir şey şüpheleniyorlarsa mutlaka erkenden doktora bize KV'cilere başvurmaları gerekmektedir. Niçin erkenden diyorum? Eğer bu başvuru süreci uzarsa bir süre sonra bu kulak zararını içindeki sıvı zamk haline geliyor. Koyu tutkal haline geliyor ve zarı orta kulağa doğru çekiyor. Bir süre sonra zardaki ilerleme artık hasar yapacak hale geliyor. Çok ileri vakalarda zar deliniyor. Orta kulaktaki kemikçikleri yapışıyor. Kemikleri eritiyor. Yani uzun lafın kısası bir durumda ileride telafisi olmayan problemlere neden olabiliyor. Bu nedenle eğer böyle bir durum varsa tespit edilmeli. Dediğim gibi muayene geniz etine bakılmalı. Aynı zamanda içme testleri, basınç testleri, refleksler bunlara bakılmalı. Tarama testleri bunlara bakılmalı. Ve gerekirse de tüp takmak gerekir. Tüp takma işi zor bir işlem değildir. Genel anesteziyle yapılı çocuğun canı yanmaz. Tüp deyince hastalarımız cihaz gibi bir şeyden herhalde çekiniyorlar. Öyle bir şey değil. Kulak zarını azıcık çiziyorsunuz. Bu bir iki milim uzunluğunda. İçindeki sıvıyı boşaltıyorsunuz. Ben içini önce temizliyorsunuz. Daha sonra aynı bir makara sistemi gibi çapı bir nokta on dört milim, minnacık bir şey. Sadece içi boş bir makara sistemi gibi. Onu zarın o çizdiğiniz yere koyuyorsunuz. Dışarıdan gelen hava orta kulağa girip içindeki sıvıyı üsteki boşluğundan atıyor. Yani ameliyatın aynı bir saat sonra, ameliyattan hemen sonra hastaların işitme tam yüzde yüz düzelir. Bakımları çok kolaydır. Sadece su kaçırmayacak hasta. Hasta hem işitmesi düzelir, hem yapısal olarak da hem orta kulak yapısı, hem zar yapısı düzelir. Böyle bir kötülü çocuklarımıza yapmamalıyız bunu atlayarak.